19 Haziran 2025 Perşembe

SIKINTILI ANNE

 

SIKINTILI ANNE

(Had safhada gerilim, korku ve fantastik film)

 

 

1

Doktor kadının yanına gider.

                                   -Geldiniz mi?

Kadın doktora bakar.

                                   -Çağırdınız ya.

Doktor kadına bakar.

                                   -Haklısınız. Hoş geldiniz. Artık ne kadar hoşsa yani.

Kadın doktora bakar. Endişelidir.

                                   -Yoksa yoksa babama bir şey mi oldu?

Doktor gözlerini kırparak havaya bakar.

Kadın yaklaşır.

                                   -Susmayın doktor, konuşun babama bir şey mi oldu yoksa?

 Doktor elini kadının omzuna koyar.

-Üzgünüm hanımefendi babanızı kaybettik.

Kadın doktora bakar.

Doktor kadına bakar.

Kadın doktora bakar.

Doktor kadına bakar.

Kadın doktora bakar. (Bütün bakışlar sert bir donkla) Başını üzgün eğer.

-Başımız sağ olsun Doktor Bey, siz elinizden geleni yaptınız.

-Hayır, hanımefendi beni yanlış anladınız babanızı gerçekten kaybettik. Yani benim yaptığım bir şey yok direk kendi kayboldu. Kendi özgür iradesiyle yani.

Kadın doktora bakar.

Doktor kadına bakar.

Kadın doktora bakar.

Doktor sandalyeyi işaret eder.

-Az önce şu sandalyeye oturtmuştum ama döndüğümde yoktu.

Doktor etrafında döner.

                                   -Aynen böyle.

Sandalyeyi işaret eder.

-Bakın hala yok.

Kadın sandalyeye bakar.

Sandalye.

Kadın sandalyeye bakar.

Sandalye.

Kadın doktora döner.

Doktor sandalyeye bakar.

Sandalye.

Doktor yukarı bakar.

Kadın yukarı bakar.

Sandalye yukarı bakar.

Doktor kadına bakar.

-Bütün arkadaşlar seferber oldu babanızı arıyorlar ama bulamıyorlar. Yer yarıldı içine girdi sanki. Yok.

Kadın doktora bakar, sırtını döner.

-Üzmeyin kendinizi Doktor Bey, siz elinizden geleni yaptınız, bekleyelim döner elbet. İlk kaybolması değil bu. Bi keresinde yataktan düş sen üç gün aradık yatağın altından çıktı.

Doktora bakar.

                                   -Sandalyenin altına batkınız di mi?

Sandalye.

 

2

Doktor kadının yanına gider.

-Size bir iyi bir de kötü haberim var hanımefendi babanızı bulduk.

Kadın elleri göğsünde kavuşturur. Bacaklarını sallayarak anlatır.

-Dedim size döner diye. Sandalyenin altındaymış di mi? Hiç unutmam bi keresinde salonda pencereye perde takacam diye sandalyeye çıkmış kaybolmuştu. Bi hafta aradık bulamadık. Meğer pencereden düş sen, hafızayı kaybet. Bir hafta kendini kedi zannetmiş. Çöpün kenarına bıraktığımız tavuk kemiklerini yerken hafızası yerine gelmiş. E hafızası da yerine gelince o da geri gelmişti.

Doktor yana döner.

-Üzgünüm, onu bulamadık. Zaten kötü haberimiz buydu.

Kadın doktora bakar.

Doktor kadına bakar.

Kadın doktora bakar.

Sandalye .

Doktor kadına bakar. Doktor eliyle sandalyeyi işaret eder.

-Oturun lütfen.

Kadın sandalyeye bakar.

Sandalye.

Kadın doktora bakar.

-Kaybolmam di mi?

Doktor kadına döner.

-Sanmıyorum, kocaman kadınsınız. Hem girişte size boşuna çip taktırmadık biz. Sizi ilk bulan bize getirir merak etmeyin. Buyurun oturun lütfen.

Kadın sandalyeye oturur.

-Bulduk dediniz ama az önce.

Doktor kadına bakar.

-Evet, bulduk fakat kaybolan adam aslında sizin babanız değilmiş,

Kadın doktora bakar.

Doktor kadına bakar.

Kadın doktora bakar.

Doktor kadına bakar.

-Meğer asıl babanız halanızmış, onu bulduk. Bu da iyi haber.

Kadın heyecanla ayağa kalkar.

-Oha. Pardon Doktor Bey. Söylediklerinizi kulaklarınız duyuyor değil mi? Bi kere ben halamı hiç sevmem. Kadının bıyıkları var, ne zaman öpmeye kalksa kılları ağzıma kulağıma giriyor. O babam olamaz.

Doktor kadına bakar. Masadan dosyayı alır. Açar ve bir sayfadan okur.

-Size garip geldiğinin farkındayım hanımefendi ama halanız sandığınız kadın aslında siz daha küçükken ameliyatla kadın olan öz babanızmış, sizin sosyal çevreniz yadırgamasın diye halanız kılığına girmiş. Bıyık alışkanlık herhalde ya da unutkanlık kesmemiş. Bıyık konusunda haklısınız tanıştığımızda üç gün yemek yiyemedim ben de. Hiç hoş durmuyor.

Kadın sandalyeye oturur.

-Peki babam. Kaybolan adam yani. O kimmiş peki? Amcam falan mı?

Doktor dosyaya bakar okur.

-Annenizi soruyorsunuz.

Kadın ayağa kalkar.

-Efendim?

Doktor eliyle oturmasını işaret eder.

-Sakin olun hanımefendi.

Kadın sandalyeye oturur.

Doktor dosyadan bir sayfa çevirip okur.

-Babanız ameliyatla kadın olunca ondan intikam almak ve çocuklarım babasız kalmasın diye anneniz de bir operasyon geçirmiş ve o da erkek olmuş.

Kadın doktora bakar.

-Çocuklarım diyemez ama yanlışınız var. Ben tek çocuğum.

Doktor dosyadan iki sayfa çevirip bir resim çıkarır ve kadına gösterir.

-Hayır, efendim, aslında bir ikiz kardeşiniz var. İkiniz de erkek olunca onu babanız almış.

Kadın doktora bakar.

-İyi de ben erkek değilim ki? Hastaları karıştırmış olmayasanız?

Doktor iç çeker. İkinci bir resim çıkarır, gösterir.

-Şimdi evet, fakat eskiden erkekmişsiniz.

Kadın ayağa kalkar.

-O zaman kocam kısır değil, sorun ben de, o yüzden çocuğumuz olmuyor.

Doktor dosyayı açar. Kadına bakar.

-Hayır, siz de kısır değilsiniz aslında.

Kadın doktora bakar.

Doktor kadına bakar.

Kadın sandalyeye bakar.

Sandalye.

Doktor kadına bakar.

-Çocuk doğuramıyorsunuz o kadar. Anatomik olarak mümkün değil. Burada öyle yazıyor.

Kadın sandalyeye oturur.

-Peki, babam. Annem yani.

Doktor kadına bakar. Dosyanın başka sayfasını açar.

-O isterse hala doğurabilir. Gerçi o yaşta doğum zor olur ama tıbben mümkün.

Kadın doktora bakar.

-Hayır, o ne olacak demek istedim. Hala kayıp o.

Doktor kadına bakar. Dosyayı kapatır.

-Polise haber verdik efendim arama çalışmaları başlatıldı. Sandalyeyi kontrol ettik, hala sıcak, fazla uzağa gitmiş olamaz, endişelenmeyin, en kısa zamanda bulacağız.

Kadın doktora bakar.

-Sandalye sıcak derken.

Eliyle kontrol eder.

-Doğru dürüst oturmamış bile nasıl sıcak olabilir ki sandalye?

Doktor kadına bakar.

-Ha, onu söylemeyi unuttuk tabi. Anneniz kaçarken sandalyeyi de yakmış. Oturduğunuz yanan sandalyenin yeğeni, amcasının yerine dün başladı işe.

Doktor dosyadan bir kâğıt çıkarır.

-Anneniz on yıldır kundakçılıktan aranıyormuş zaten. Hatta adı kibrit kraliçesiymiş. Polisler nihayet izini bulduk diye bayram etti. Erkek olmadan önce on iki binayı kundaklamış. Erkek olunca bulunamamış tabi.

Kadın ellerini bacakları arasına alır ve başını öne eğer.

-Şimdi anlıyorum, demek ki; o yüzden elektrikler kesilince evde mum yakmamız yasaktı, ben de bıyıklarından utanıyor sanıyordum hep.

3

Kadın içeri girer.

-Beni çağırtmışsınız doktor bey.

Doktor kadının yanına gülümseyerek gelir. Dosyayı açar, bakar.

-İyi günler hanımefendi annenizi yakalamışlar.

Kadın doktora bakar.

-Bulmuşlar yani.

Doktor elindeki dosyaya bakar. Okur.

-Hayır, yakalamışlar, madem kimliğim açığa çıktı, o zaman zirvede bırakayım diye kız kulesini kundaklamaya çalışırken görgü şahitlerinin ihbarıyla yakalanmış. Şu an karakolda sorgusu yapılıyor.

Kadın doktora bakar.

-Adresi alabilir miyim Doktor Bey. Bu arada ilginizden dolayı teşekkür edemedim. Bu kadar işinizin arasında zahmet verdik size çok. Sağ olun.

Doktor dosyayı masaya bırakır ve önlüğünü çıkarır.

-Önemli değil efendim görevim. Ben de aslında doktor değil, emniyet görevlisiyim. Anneniz yani babanız hastaneye getirilip kaybolduğunda bize haber vermişlerdi. Halanız yani babanız şikâyet edince bıyıklarından şüphelenmişler. Bize haber verdiler. Buyurun sizi karakola ben götüreyim. Babanız da orada zaten ve inanmayacaksınız bıyıklarını kesmiş. Kadına benzememiş yine ama olsun bu da bir şey.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

YAANİ

Şeysel Adaları var bir tane mesela. Dikkatinizi çekerim neysel adaları olduğunu bilen yok aslında. Şeysel aşağı, Şeysel yukarı gidelim de gi...